Nasıl Zikredilir? Cemâat Hâlinde Zikretmenin Âdâbı
CEMAAT HÂLİNDE ZİKRETMENİN ÂDÂBI
“Niyet Ettim Yâ Rabbi Cemaatle Dersimizi Çekmeye Tâbî Olan Kardeşlerin Derslerini Çektirmeye”
«ÜÇ İHLÂS BİR FÂTİHA» okuduktan sonra aşağıdaki gibi bağışlama yapılır:
“YÂ RABBİ! Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu aleyhi ve sellem) Hazretleri‘nin Ruhlarına ve Bütün Geçmiş Peygamber Efendilerimizin Ruhlarına, Cihâryâr-i Güzin Efendilerimiz; Ebûbekir-i Sıddîk, Ömerü’l-Fâruk, Osmân-ı Zinnûreyn, Aliyyü’l-Mürtezâ (Radıyallâhu Anhum) Hazretleri‘nin Ruhlarına, Aşere-i Mübeşşere’nin, Evlâd-ı Rasûlullah, Zevce-i Rasûlullah, İmâm Hasan, İmâm Hüseyin, Yetmiş İki Şühedâ’nın, Şehîd-i Kerbelâ’nın ve Bütün Şühedâ’nın, Tüm Ashâb-ı Rasûlullah (Rıdvânullâhi Aleyhim Ecmaîn) Hazretleri’nin Ruhlarına, İmâmımız; İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe, İmâm Şâfiî, İmâm Mâlik, İmâm Hanbel (Rahmetullâhi Aleyhim) ve Bütün Mezhep İmâmları’nın Ruhlarına Hediye Eyledim, Vâsıl ve Hissedâr Eyle Yâ Rabbi!“
Sonra tekrar «ÜÇ İHLÂS BİR FATİHA» okuduktan sonra aşağıdaki gibi bağışlama yapmaya devam edilir:
“YÂ RABBİ! Pirimiz Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî, Seyyid Ahmed er-Rifâî, Seyyid Ahmed el-Bedevî, Seyyid İbrâhîm ed-Düssûkî, Şeyh Ebü’l-Hasan eş-Şâzelî, Şâh-ı Nakşibendî Muhammed Bahâeddîn, Şâh-ı Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Şâh-ı Hacı Bektâş-ı Velî, Şâh-ı Hacı Bayrâm-ı Velî, Mehmed Muhyiddîn Üftâde, Üveys el-Karanî, Muhyiddîn ibnü’l-Arabî, Niyâzî-i Mısrî (Kaddesallâhu Esrârahum Ecmaîn) ve Tüm Pîr Efendilerimizin Ruhlarına Hediye Eyledim, Vâsıl ve Hissedâr Eyle Yâ Rabbi!“
Sonra tekrar «ÜÇ İHLÂS BİR FATİHA» okuduktan sonra aşağıdaki gibi bağışlama yapmaya devam edilir:
“YÂ RABBİ! Bütün geçmiş Mürşid-i Kâmillerin, Velîlerin, Evliyânın, Dervişlerin, Mü’minlerin Ruhlarına, Üstadımız Bayındırlı Hacı MUSTAFA ÖZBAĞ (Kaddesa’llâhü Sırrahü’l-Azîz) Efendi’nin Rûhâniyetine ve Yaşayan Bütün Mürşid-i Kâmillerin, Velîlerin, Evliyânın Rûhâniyetlerine, Bütün Derviş Kardeşlerimizin ve Ümmet-i Muhammed’in Rûhâniyetlerine, Turuk-i Aliyyeden ve Akraba-i Taallukâtımızdan Geçenlerin Ruhlarına Hediye Eyledim, Vâsıl ve Hissedâr Eyle Yâ Rabbi!“
Bağışlamadan Yaptıktan Sonra:
Estağfirullâh, Estağfirullâh, Estağfirullâh el-Azîm el-Kerîm ellezî Lâ ilâhe illâhû el-Hayye’l-Kayyûm ve etûbü ileyh
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
إِنَّ اللَّهَ وَمَلَائِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا
«Allah ve melekler peygambere salât ediyorlar; ey iman edenler, siz de ona salât ve selâm okuyun.»
“İnna(A)llâhe veMelâ-iketehu Yusallûne ‘alâ’n-Nebiy(yi), Yâ Eyyûhellezîne Âmenû Sallû ‘aleyhi veSellimû Teslîmâ(n)”
| Ahzâb, 56.
En Az 7 Defa “Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedini’n-nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellim”
Ya da, salavât-ı seb’a okunur. Salavât-ı seb’a’yı herkes ezberlesin ama yeni yerlerde zaman darlığında, tempo düşüyorsa söylenmese de olur.
SALAVÂT-I SEB’A
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «سَيِّدِنَا» مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ «Seyyidinâ» Muhammedin ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «مُرْشِدِنَا» مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ, «Mürşidinâ» Muhammedin ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «أَسْعَدِنَا» مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ, «Es’adinâ» Muhammedin ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «خَيْرُ الْوَرَع» مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ, «Hayru’l-Verâ» Muhammedin ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «شَمْسُ الضُّحَى» مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ, «Şemsü’d-Düha» Muhammedin ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «بَدْرُالدُّجَى» مُحَمَّدٍ وَ عَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ, «Bedrü’d-Dücâ» Muhammedin ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى «نُورُالْهُدَى» مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَنَبِيِّكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيِّ الأُمِّيِّ وَعَلَى اَلِهِ عَدَدَ كَمَالِ اللهِ وَ كَمَا يَلِيقُ بِكَمَالِهِ
Allâhümme sallî ve sellîm ve bârik alâ, «Nûru’l-Hüda» Muhammedin abdike ve habîbike ve rasûlike nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ âlihî adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ النَّبِىِّ اْلاُمِّىِّ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّم
Allâhümme sallî alâ seyyidinâ Muhammedini’n-Nebîyyi’l-Ümmiyyi ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellîm
________________________________________________________________________________________
[Seyyidinâ: Efendimiz – Mürşidinâ: Mürşidimiz – Es’adinâ: En saadetlimiz, en mutlumuz – Hayru’l-Verâ: Âlemlerin hayırlısı – Şemsü’d-Dühâ: Duha (kuşluk) vaktinin güneşi – Bedrü’d-Dücâ: Karanlığın Ay ışığı – Nûru’l-Hüdâ: Allah’ın nûru]
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
7 Defa Estağfirullâh el-Azîm / اَسْتَغْفِرُ الله اَلْعَظِيم
(Şânı pek yüce olan Allah’tan mağfiretini/bağışlanmamı diliyorum)
3 Defa Yâ Mâlike’l-Mülki’l-Kadîm Estağfirullâh el-Azîm / يَا مَالِكَ الْمُلْكِ الْقَدِيمْ اَسْتَغْفِرُ الله اَلْعَظِيم
(Ey bitmez tükenmez mülkün sahibi yüce Rabbim, sana istiğfâr ederim)
3 Defa Estağfirullâh Emân Yâ Rabbî, Min Küllî Zenbin Tevbe Yâ Rabbî / اَسْتَغْفِرُ الله أَمَانْ يَا رَبِّي مِنْ كُلِّ ذَنْبٍ تَوْبَة يَا رَبِّي
(Tüm günahlarımdan tevbe eder, Rabbimden emân dilerim)
3 Defa Estağfirullâh Tübtü İllelâh ve Neheytü Kalbî ‘an Mâsivellâh / اَسْتَغْفِرُ الله تُبْتُ اِلَى الله وَنَهَيْتُ قَلْبِى عَنْ مَاسِوَى الله
(Allah’tan bağışlanma dilerim, O’na tevbe ederim. O’ndan gayrısından kalbimi uzak tutmak dilerim)
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
إِنَّهُۥ مِن سُلَيْمَٰنَ وَإِنَّهُۥ بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
«Gerçekten o Süleyman’dandır ve gerçekten o, Rahman ve Rahîm olan Allah’ın adıyladır.»
“İnnehû min Süleymâne ve İnnehû Bismillâhirrahmânirrahîm”
| Neml, 30.
Diyerek
7 Defa Bismillâhirrahmânirrahîm
3 Defa Yâ Rahmân Yâ Rahîm Yâ ALLAH
3 Defa Yâ Sübhân Yâ Sultân Yâ ALLAH
3 Defa Yâ Deyyân Yâ Burhân Yâ ALLAH
3 Defa Yâ Hannân Yâ Mennân Yâ ALLAH
3 Defa Yâ Settâr Yâ Gaffâr Yâ ALLAH
Settâr ismine inanıyoruz, günahlarımızı setreyle Yâ Rabbi!
Gaffâr ismine inanıyoruz, günahlarımızı affeyle Yâ Rabbi!
ZİKRULLÂH’I YAPTIRAN KİŞİ ŞUNLARI SÖYLER VE ZİKRULLÂH’A BAŞLAR
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Şey’en lillâh Yâ Hazret-i Allah
Şey’en lillâh Yâ Rasûlallah
Şey’en lillâh Yâ İmâmeyn
Şey’en lillâh Yâ Pîr-i Pîrân
Şey’en lillâh Üstadım
Huuuuu…
Der ve,
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Efdâlü’z-Zikr Fa’lem Ennehû / أَفْضَلُ الذِّكْرِ فَاعْلَمْ اَنَّهُ
Denilir,
3 Defa LÂ İLÂHE İLLALLÂH / لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Üçüncünün sonunda
Hak Muhammedü’r-Rasûlulllah Cemî’i’l-Enbiyâ-i ve’l-Mürselîn, ve’l-Hamdülillâhi Rabbi’l-Âlemîn
Denir.
Sonra «LÂ İLÂHE İLLALLÂH» zikrine başlanır.
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
هُوَ اللّٰهُ الَّذ۪ي لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ
«O Allah ki, O’ndan başka ilâh yoktur!»
“Huvallâhüllezî Lâ İlâhe İllâ Huuu“
(Celle celâlühü ve Celle şânuhû) Sadakallâhü’l-Azîm
| Haşr, 22.
Birinci Defa Hasbî Rabbî Cellallâh Mâ Fî Kalbî Ğayrullâh, Yuhyî Kalbî Zikrullâh, Lâ İlâhe İllallâh
İkincisinde Hasbî Rabbî Cellallâh Mâ Fî Kalbî Ğayrullâh, Nûr Muhammed Sallallâh, Lâ İlâhe İllallâh
Der topluca Elimizi yüzümüze süreriz.
Üçüncüde Hasbî Rabbî Cellallâh Mâ Fî Kalbî Ğayrullâh, Nûr Muhammed Sallallâh, Lâ İlâhe İllallâh
der, topluca elimizi kalbimizin üzerine koyarken hafif kalbimizin üzerine nazar eder, kalbimizin üzerine eğiliriz. Ve tevhid zikrine devam ederiz.
«LÂ İLÂHE İLLALLÂH» zikrini ayakta isek sağımızdan sol kalbimizin üstüne, oturarak ise sadece solumuza kalbimizin üzerine söylemeye devam ederiz. “LÂ İLÂHE İLLALLÂH” Zikrinin Bitiminde,
Eşhedü en Lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasûlühü
İlâhî Ente Maksûdî ve Rızâke Matlûbî Yâ Hazreti Allah (Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû)
deriz. Sonra Lafza-i Celâl «Allah» Zikrine başlarız.
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
وَلِلّٰهِ الْاَسْمَٓاءُ الْحُسْنٰى فَادْعُوهُ بِهَا
«En güzel isimler Allah’ındır; bu güzel isimlerle O’na dua edin»
“Ve lillâhi’l-Esmâü’l-Husnâ Fed’ûhu Bihâ”
Sadakallâhü’l-Azîm
| A’râf, 180.
el-Evvel Allah, el-Âhir Allah, ez-Zâhir Allah, el-Bâtın Allah, er-Rahmân Allah, er-Rahîm Allah, el-Celâl Allah, el-Cemâl Allah (Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû)
«ALLAH ALLAH ALLAH»
Allah zikri Ayakta iken sağdan sola, otururken sadece kalbimizin üzerine çekeriz. Bitiminde,
Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû
Eşhedü en Lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasûlühü
İlâhî Ente Maksûdî ve Rızâke Matlûbî Yâ Hazreti Allah (Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû)
deriz. Sonra «Hu» ismi şerifine geçeriz.
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
حَسْبِيَ اللّٰهُؗ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَؕ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظٖيمِ
«Allah bana yeter, O’ndan başka ilah yoktur, ben yalnız O’na güvenip dayanırım; O, büyük arşın sahibidir»
“Hasbiyallâhu lâ ilâhe illâ hûve aleyhi tevekkeltu ve huve rabbul arşil azîm”
Sadakallâhü’l-Azîm
| Tevbe, 129.
okunur,
«HU HU HU»
diyerek, ayakta isek kıyamda rüküda, yine kalbimizin üzerine nazar ederek, otururken de kalbimizin üzerine esmâyı okuruz. Bitiminde,
Eşhedü en Lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasûlühü
İlâhî Ente Maksûdî ve Rızâke Matlûbî Yâ Hazreti Allah (Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû)
der, ve «HAYY» ismi şerifine geçeriz.
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
اَللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ اَلْحَيُّ الْقَيُّومُۚ
«Allah (O Allah’tır ki), O’ndan başka ilâh yoktur. (O,) Hayy (hayâtı ezelî ve ebedî olan)dır, Kayyûm (bütün mevcûdât kendisiyle kāim olan)dır»
“Allâhü Lâ İlâhe İllâ Hüve’l-Hayyü’l-Kayyûm”
Sadakallâhü’l-Azîm
| Bakara, 255.
okunur,
«HAY HAY HAY ALLAH»
deriz, Ayakta Sağımızdan solumuza kalbimizin üzerine, otururkende sadece kalbimizin üzerine esmaları çekeriz. Bitiminde,
Eşhedü en Lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasûlühü
İlâhî Ente Maksûdî ve Rızâke Matlûbî Yâ Hazreti Allah (Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû)
der, sonrada «HAK» esmasına geçeriz.
Eûzü Billâhi Mine’ş-Şeytâni’r-Racîm, Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
ذٰلِكَ بِاَنَّ اللّٰهَ هُوَ الْحَقُّ
«Böyledir; çünkü Allah hakkın ta kendisidir»
“Zâlike bi ennallâhe hüve’l-hakk”
Sadakallâhü’l-Azîm
(Hacc, 62)
«HAK HAK HAK»
Diyerek zikredilir, zikrin temposuna göre esmânın söylenmesini arttırırız. Ayakta da oturarak da kalbimizin üzerine vururuz. Bitiminde,
Hak(Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû), Eşhedü en Lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasûlühü
İlâhî Ente Maksûdî ve Rızâke Matlûbî Yâ Hazreti Allah (Celle Celâlühu ve Celle Şânuhû)
deriz. Şeyh efendi veya Zakirimiz «DESTUR» der, oturulur. Bu esmâların hepsi duruma göre «Kalbî», «Darbî» veya «Nefesle»çekilir.
3 Defa Yâ Mâliku Yâ Kuddüs Yâ ALLAH
3 Defa Yâ Mü’mîn Yâ Selâm Yâ ALLAH
3 Defa Ya Berru Yâ Nûr YA ALLAH
3 Defa Ya Ze’l-Celâli ve’l-İkrâm
3 Defa ALLAH Vâhid Ehâd Sâmed
3 Defa Biz Severiz Muhammed’i Çâr Yâr-i Velî’yi, Ebûbekir, Ömer, Osmân, Ali Haydar’ı
Deriz, Sonunda herkes kendi içinden salavât-ı şerîfe okur. Genelde «ASR SÛRESİ» okuruz. Kur’ân-ı Kerîm’den başka âyetler, sûreler de okunabilinir.
Sonra «DERGÂH DUÂSI» yapılır.
DERGÂH DUÂSI
سُبْحَانَ رَبِّيَ الْعَلِيِّ الأَعلَى الْوَهَّابِ
“Sübhâne Rabbiye’l-Aliyyi’l-A’le’l-Vehhâb
اَصَّلَاةُ وَسَّلَامُ عَلَيْكَ يَا رَسُولَ الله
es-Salâtü ve’s-Selâmü Aleyke Yâ Rasûlallâh
اَصَّلَاةُ وَسَّلَامُ عَلَيْكَ يَا حَبِيبَ الله
es-Salâtü ve’s-Selâmü Aleyke Yâ Habîballâh
اَصَّلَاةُ وَسَّلَامُ عَلَيْكَ يَا نَبِيَّ الله
es-Salâtü ve’s-Selâmü Aleyke Yâ Nebîyyallâh
اَلصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ عَلَيْكَ يَا سَيِّدَ اْلاَوَّلِينَ وَاْلاٰخِرِين
es-Salâtü ve’s-Selâmü Aleyke Yâ Seyyide’l-Evvelîne ve’l-Âhirîn
وَالْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
ve’l-Hamdülillâhi Rabbi’l-Âlemîn
وَالْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى قَالَ فِى كِتَابِهِ الْكَرِيمِ: فَاعْلَمْ اَنَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Elhamdülillâhillezî Kâle fî Kitâbihi’l-Kerîmi: Fa’lem Ennehû LÂ İLÂHE İLLALLÂH
وَالصّلَاةُ وَالسَّلَامُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ الَّذِى قَالَ فِى حَدِيثِهِ: أَفْضَلُ الذِّكْرِلَا إِلَهَ إِلَّا الله
Ve’s-Salâtü ve’s-Selâmü Alâ Rasûlinâ Muhammedinillezî Kâle fî Hadîsihi: Efdâlü’z-Zikri LÂ İLÂHE İLLALLÂH
وَعَلَى آلِهِ وَأَصْحَابِهِ الشَّرِبِينَ رَائِقَ الْحَقِيقَةِ مِنْ كَلِمَةِ لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Ve Alâ Âlihî ve Ashâbihi’ş-Şâribîne Raika’l-Hakîkati Min Kelimeti LÂ İLÂHE İLLALLÂH
اَللَّهُمَّ اَغْرِسْ فِى قَلْبِى شَجَرَةَ لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Allâhümme Eğris fî Kalbî Şecerate LÂ İLÂHE İLLALLÂH
وَاَظْهِرْ عَلَى لِسَانِى يَنَابِيعَ حِكْمَةَ لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Ve Ezhir Alâ Lisânî Yenâbîe Hikmete LÂ İLÂHE İLLALLÂH
وَانْشُرْ عَلَى وَجْهِى بُرْقَعَ نُورِ لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Venşur Alâ Vechî Burka’a Nûri LÂ İLÂHE İLLALLÂH
وَاَغْرِقْ رُوحِى فِى بَحْرِ مَعْرِفَةِ لَا إِلَهَ إِلَّا الله
Ve Eğrik Rûhi fî Bahri Ma’rifeti LÂ İLÂHE İLLALLÂH
وَاحْفَظْنَا يَا رَبِّ، مِنْ كُلِّ شَكٍّ، وَكُفْرٍ، وَرِيَاءٍ، وَمِنْ مَكْرِ الْمَاكِرِينَ، وَحَسَدِ الْحَاسِدِينَ، وَعَدَاوَةِ الْمُعَادِّينَ، وَمِنْ شَرِّ نَفْسِى، وَشَيْطَانِى، وَدَجَّالِ، وَدُنْيَاىَ، وَهَوَئِ، بِعِنَايَةِ، وَوِقَايَةِ، حِفْظِ لَا إلَهَ إلاَّ اللَّه مُحَمَّدٌ رَسُول
Vahfaznâ Yâ Rab, Min Küllî Şekkîn, ve Küfrîn, ve Riyâin, ve Min Mekri’l-Mâkirîn, ve Hasedi’l-Hâsidîn, ve Adâveti’l-Muaddîn, ve Min Şerr-i Nefsî, ve Şeytânî, ve Deccâlî, ve Dünyâye, ve hevâi, bi’inâyeti, ve vikâyeti, Hıfzi, LÂ İLÂHE İLLALLÂH MUHAMMEDÜ’R-RASÛLULLAH
اُولْ جَلِيسُ ذَاكِرَانْ وَمَطْلُوبُ عَاشِقَان اُولَانْ جَنَابِ رَحْمَانْ. بُو مَجْلِيسِ شَرِيفِ جُملَه مِيزْ حَقِّنْدَه بَاعِثُ كَثْرَةِ عَشْقْ وَمُحَبَّةْ وَسَبَبِ مَغْفِرَةْ وَاِسْتِغْرَاقْ وَخَيْرَاتْ ايْلَه يَه
Ol Celîsü zâkiran ve matlûbu âşıkan olan Cenâb-ı Rahmân, Bu meclis-i şerîfi cümlemiz hakkında bais-ü kesret-i aşk ve muhabbet ve sebeb-i mağfiret, istiğrâk ve hayrât eyle!
رَبَّنَا اٰتِنَا فِى الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى الْٰاخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ
Allâhümme Rabbenâ âtina fid’dünyâ haseneten ve fi’l-’âhireti haseneten ve kınâ azâbennâr
رَبَّنَا اغْفِرْلِى وَلِوَالِدَىَّ وَلِلْمُؤْمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ
Rabbenâğfirlî ve li-vâlideyye ve lil-Mü’minîne yevme yekumü’l hisâb
بِـرَحْـمَـتِـكَ يَٓـا أَرْحَـمَ الـرَّاحِـمِينَ
Birahmetike yâ Erhamerrahimîn
Yâ Rabbi! İçimizi dışımızı nûr eyle
Yâ Rabbi! Altımızı üstümüzü nûr eyle
Yâ Rabbi! Sağımızı solumuzu nûr eyle
Yâ Rabbi! Önümüzü arkamızı nûr eyle
Yâ Rabbi! Kalbimizi, kanımızı, gözümüzü, tenimizi, saçımızı nûr eyle
Yâ Rabbi! Bütün âzâlarımızı nûr eyle
Ey Nûrların Nûru! Bizlere nûr ver
Ey Merhametlilerin en Merhametlisi! Merhametinle duâlarımızı kabul eyle
سُبْحَانَ رَبِّكَ رَبِّ الْعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَ وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
Sübhâne Rabbike Rabbi’l-İzzeti Ammâ Yesifûn ve Selâmün Alel Mürselîn, ve’l-hamdü lillâhi Rabbi’l-Âlemîn
Denilerek duâ bitirilir.
Daha sonra «GÜLBANK» okunur.
“Allah Allah, Allah Allah, Allah Allah!
Vakt-i Şerîfler Hayrola!
Hayırlar Fethola! Şerler Defola!
Allah-û Azîmü’ş-Şân’ın ismiyle kalplerimiz tâhir/mütahhir/pak ola!
Demler, sefâlar Müjdât ola!
Kulûb-i Âşıkân Bâkî Şâd ü Handân Ola!
Dem-i Hazret-i Mevlânâ,
Sırr-ı Cenâb-ı Şems-i Tebrîzî,
Kerem-i İmâm-ı Ali,
Şefâat-i Muhammedü’r-Rasûlullâhi’n-Nebî.
Huuu
el-Fâtiha Maa’s-Salavât
Denilerek Bitirilir.